19 Temmuz 2012 Perşembe

İbadet

Arapça bir sözcük olan عبادة - ibadet, mastardır. Sözlük anlamı; "kulluk yapmak, kölelik etmek, kayıtsız şartsız teslim olmak, itaat etmek ve boyun eğmek" demektir.
İnsanların belirli kişilere, güçlere, ideolojilere, otoritelere gösterdikleri mutlak itaat ve teslimiyet bu kapsamdadır. Müminûn Sûresinin 45–47. Âyetlerinde anlatılan Firavun ile İsrail oğulları arasındaki ilişki de bu anlamı teyit eder niteliktedir.
Dînî açıdan ise; ibadet, "kulun sahibine/yaratanına itaat etmesi, sahibi/ yaratanı tarafından verilen görevleri kayıtsız şartsız kabul edip yerine getirmesi" demektir. Allah Kur'ân adındaki talimatnameyle kullarına bir takım görevler bildirmiş ve bu görevlerin kayıtsız şartsız bir itaat ve teslimiyet içinde yerine getirilmesini istemiştir. Seçtiği peygamber, bir usta, bir öğretmen gibi verilen görevleri önce kendisi uygulamış, sonra diğer insanlara öğreterek nasıl uygulanacağını bizzat göstermiştir.
Bir başka ifade ile ibadet, Allah'ın hoşnut ve razı olduğu eylem ve davranışları işlemek suretiyle Allah'a gösterilen saygı ve içten bağlılıktır. Bu anlamıyla ibadet, ortaya konan güzel iş ve davranışların her birini değil, hepsini içine alan ve hürmetin en yüksek derecesinin sergilendiği genel bir tutumu ifade etmektedir.
Ancak ibadet kelimesi dilimize Türkçe karşılığı verilmeden aynen alındığı için anlam derinliği geniş halk kesimlerince yeterince kavranamamış, Allah'a gösterilen bağlılıkla ilgili bir süreç ve tutum olduğu algısı yaygınlaşamamıştır. Bunun sonucu olarak da ibadet denilince belirli bir kaç dinî davranış anlaşılır olmuştur. Oysa ibadet tıpkı hayat, sevgi, mutluluk, medeniyet gibi hayatın tek bir olgusu için değil, içinde aynı türde birçok olguyu barındıran kavramlardaki gibi süreç ifade eden bir anlam içeriğine sahiptir. Bu nedenle de belirli dinî davranışlarla sınırlı değildir. Allah'a ibadet etmek, insanın her adımında, her hareketinde, her sözünde O'nun koyduğu kurallara uyması, hükümlerini yerine getirmesi, gösterdiği yoldan severek ve isteyerek yürümesi demektir.
Allah'a ibadetin boyutlarını şu tutum ve davranışlar oluşturur:
  • Yalnızca O'ndan yardım istemek,
  • Korkmak,
  • Ondan başkasını veli edinmemek,
  • Başka koruyucu, kollayıcı kabul etmemek.
Ve yalnızca O'na
  • Dayanmak,
  • Güvenmek,
  • Sığınmak.
İbadetin sadece Allah'a yapılması gerektiği Kur'ân'da tekrar tekrar vurgulanmış, peygamber bile olsa Allah'tan başkasına yapılacak ibadetin şirk olacağı belirtilmiştir.

Hiç yorum yok: